Fashion VIP röportajı

Emrah bey, sizi tanıyabilir miyiz?

 

-  Adım Emrah Efe Aslaner. Adana’da doğdum. İlkokul eğitimimi 1993 yılında Adana Cebesoy İlkokulu’nda, ortaöğretimi 2001 yılında Adana Anadolu Lisesi ve Özel Çukurova Bilfen Okulları’nda tamamladım. Daha sonra 2001-2002 yılları arasında Türk Kültür Vakfı bursuyla Amerika’nın Kansas eyaletinde Wichita Northwest High School’da okuyarak burada liseden bir kez daha mezun oldum.

 

2002 yılında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa İngilizce Tıp Fakültesi’nde tıp eğitimime başladım. Tıp eğitimim sırasında 2005 yılında İspanya’da, 2006 yılında Çek Cumhuriyeti’nde ve 2007 yılında Amerika’da Plastik Cerrahi ve Genel Cerrahi stajları yaptım. Bu süreçte  İstanbul’da 6 harika sene geçirmeme rağmen içimdeki Adana hasretine daha fazla dayanamadım ve bir Adana aşığı olarak uzmanlık eğitimim için Adana’ya döndüm.  2008 yılında Çukurova Üniversitesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Anabilim Dalı’nda uzmanlık eğitimime başladım ve 2014 yılında ihtisasımı bitirdim. Yine aynı yıl uzmanlığımın Avrupa’da da geçerli olmasını sağlayan Brüksel ve Helsinki’deki sınavları da tamamlayarak EBOPRAS Avrupa denkliğimi aldım.

 

Mecburi hizmetimi yapmak için görevlendirildiğim Osmaniye Devlet Hastanesi’nde 3 yıl boyunca bölgenin tek Plastik Cerrahi uzmanı olarak çalışıp merkez hastaneye bağlı dört farklı hastanenin de danışman hekimliğini yaptım. Bu süreçte çok sayıda burun, meme, göz kapağı, kulak ve vücut estetiği ameliyatlarının yanı sıra doğumsal yüz ve el anomalileri, acil yüz kemiklerinin kırıkları ve yaralanmaları, cilt kanserleri, yanıklar ve mikrocerrahi gerektiren travma ameliyatlarını da gerçekleştirdim.

2017-2019 yılları arasında, akademik anlamda daha çok çalışmak ve ameliyatlarımı Adana’da yapmak amacıyla Adana Başkent Üniversitesi’nde görev yaptıktan sonra bu yıl itibarı ile kendi kliniğimde hastalarımı görüp özel hastanelerde ameliyatlarımı yapmaktayım.

Bu yıl evliliğimizin 10.yılını kutlayacağımız eşim Dilge ile ‘en önemli yayınlarımız’ olarak adlandırdığımız Ela ve Efe isimli iki çocuk babasıyım.

 

 

 

Yeni bir oluşuma adım attınız. Öncelikle hayırlı olsun, nasıl karar verdiniz ve nasıl gidiyor çalışmalar?

 

-  Çok teşekkürler. Evet, kendi kliniğimin tüm hazırlıklarını bitirdim ve hastalarımla burada görüşmeye başladım. Zaten küçüklüğümden beri, çok iyi bir KBB doktoru olan babamın muayenehanesine gittiğim zamanlarda ilerde benim de hastalarımı görüp tedavi edebileceğim bir yerim olmasının hayalini kuruyordum.

 

  Yıllardır yaptığım ameliyatlar sonrası hastalarımdan ve hastalarımın yönlendirdiği insanlardan aldığım geri dönüşler sonrası kendi işimin başına geçmeye karar verdim. Enerjim ve motivasyonum yüksekken ve her anlamda istediğim seviyeye gelmişken daha fazla beklemeden yıllardır hayalini kurduğum yolda ilerlemeye başladım.

 

 

Estetik alanında en çok tercih edilen operasyonlar neler?

 

-  Burun estetiği hala bir numarada. Burun ameliyatı ile çoğunlukla eş zamanlı olarak yaptığımız alın ve çene müdahaleleri profilimizi gerçekten çok olumlu etkiliyor. Onun dışında hem erkeklerde hem de kadınlarda giderek daha fazla sayıda yapmaya başladığımız göz kapağı estetiği, kepçe kulak estetiği, yüz ve boyun germe, gıdı müdahaleleri de yüz estetiğinde en çok yaptığımız işlemler. Vücut estetiğinde ise meme büyütme, meme dikleştirme ve meme küçültme ameliyatlarını çok sık yapıyoruz. Tabii karın germe ve lazer liposuctionı da unutmamak lazım.

 

2020 yılında estetik operasyonların vazgeçilmezi ne olacak?

 

- Vazgeçilmezi olacak mı bilmem ama bişektomi yani halk arasında ‘Hollywood yanağı’ diye adlandırılan yanak estetiği ameliyatı giderek daha çok yapacağımız ameliyatlardan olacak diye düşünüyorum. Onun dışında 2020’de yine badem göz estetiği ile popo ve genital bölge estetiği de hızla popülerliklerini arttıracaklar. İnsanlar istekleri doğrultusunda sınırları zorlamaktan korkmuyorlar.  

 

Moda ve sporla aranız nasıl?

 

-  Modaya bakışım ancak kendime yetecek kadar desem daha doğru olur sanırım. J Özellikle takip ettiğim bir modacı veya stilist yok. Aynaya baktığım zaman kendime yakıştırdığım kıyafetleri giyiyorum. İş yerinde genellikle biraz daha klasik hafta sonları ise daha spor giyinmeyi tercih ediyorum. Ameliyathanede ise haliyle gayet sade giyiniyorum. J

 

 Sporla aram hep çok iyiydi. Yıllarca okul ve kulüp takımlarında futbol ve basketbol oynadım. Yazın her sabah olmasa bile haftanın en az 4 günü yüzüyorum.  İnanın bana o günler diğerlerine göre daha az yoruluyorum. Son iki yıldır, kızımın tenise merak salması sonrası onunla tenis, oğlumun okulda masa tenisi takımına girmesi sonrasında da onunla masa tenisi oynuyorum.

 

 Ama bunlardan ziyade hayatımda müziğin önemli bir yeri var. Çocukluğumda ailem sayesinde hayatıma sokulan piyano dersleri zaman içerisinde hayatımın merkezi haline geldi. Piyano çalmayı çok sevmekle beraber akustik gitarın sesine de ayrı aşığım. Dost meclislerinde, beni tanıdıkları için, sohbetin sonu mutlaka bir meşke döner ve hayatımdaki en huzur bulduğum anları yaşamaya başlarım. Özellikle kendi evimizde küçük bir orkestra çıkartacak kadar müzik enstrümanı olduğu için bazen bu buluşmalar sadece müzik amaçlı bile olabiliyor.  

 

Güne nasıl başlar ve devam edersiniz?

 

-  Güne çok erken başlamayı seviyorum. Özellikle yazın işe gitmeden önce sabah 6 civarı yaklaşık yarım saat mutlaka yüzüyorum. Yüzerken müzik dinlemeyi seviyorum. Kahvaltı yapmadan evden çıkmıyorum. Eğer oturup biraz kitap okuyacak vakit bulamazsam arabada giderken sesli kitaplar dinliyorum. Yoğun geçen iş temposu sonrasında eve gelince daha çok çocuklarla zaman geçirmeye çalışıyorum. Akşam yemeğini eğer özel bir durum yoksa mutlaka beraber yiyoruz. Kızımla beraber yaptığımız piyano çalma seanslarımız ile oğlumla evin altını üstüne getirerek top oynama seanslarımız paha biçilemez. Onları yatırdıktan sonra da eşimle film seyredip güne erken başlayacağım için çok geç olmadan uyuyorum.

geri